Sizce Şanslı insanlar Haricinde Diğer İnsanların da Neden hiç şansı yoktur… Neden gitmek istedikleri bir Fethiye tatilin de bile yağmur damlası gibi götürür bazı paçalarını ve bu parçalardan şans akar? Yada Bazı insanlar her zaman neden dört ayak üzerine düşerler. Acaba onların yapmış olduğu ataklar Onların hep doğru zamanda doğru yerde bulunmak gibi sıra dışı bir taktikleri ve “yetenekleri” mi var sorusunu karşımıza getirmektedir. Şanslı olduklarını düşündüğümüz insanların hayatları acaba özel ve iş hayatlarından ibaret olup hep mi yaver gider ?
En iyi iş tekliflerine en iyi arabalara onlar mı sahip olurlar?En Karizmatik yada en güzel insanlarla onlar mı evlenir?Kimi insanlar de hep şanssızlıklarla boğuşur. Ne evlilikleri ne işleri ne de arkadaşlıkları yolunda gider… Hayatları “yol kazaları” ile dolup taşıyordur Belki de şanslı diye nitelendirdiğimiz insanların başından acaba neler geçmiştir bilemeyiz. Derler ya davulun sesi uzaktan hoş gelir misali…Şanslı insanlarla şansız insanların başına gelenler arasında belki de dağlar kadar temel farklılıklar vardır:Hayat, bazen insanlara cazip fırsatlar sunar. Ve bu cazip fırsatları doğru değerlendiren şanslı insan olur… Şanssız insanların başına ise böyle şeyler gelmez Çünkü önüne gelen cazip fırsatları değerlendiremez ve aksine tüm şanssızlıkların onun başına geldiğini düşünür. Biz buna psikolojik anlamda umutsuz vaka deriz… Şanslı insanlar hayatın içinde hep doğru tercihler yaparak doğru kartları seçerler. Hangi kararın kendilerini gelecek planlarına götüreceğini bilir yada birileri kulaklarına fısıldar ve yapacakları iş ileride gelecekleri yerin belirtilerini verir…Şanssız insanlarda ise bu durumun sonucu hep hayal kırıklığı olur Çünkü; geleceği ile planları gözünde net olarak kestiremez… Şanslı insanlar amaçlarına kolayca bir şeyleri araç olarak kullanır ve hedeflerine ulaşırlar ,onlar bir şey istediğinde sanki tüm alem seferber olup bu isteğin yerine getirilmesi için çalışır konumda olur. Her şeyin bazı istemek ve istediğini elde edene kadar mücadele etmektir. Şanssız insanların ise işleri ters gider. Çünkü; Kolay pes ederler ve hayalleri hep kursaklarında kalır…tuttukları dal kurur resmen tabir edilmek gerekirse aksilikler peşlerini bırakmaz 😊
Yine de ne olursa olsun 1 denemede olmasa 3 denemede belki olacaktır. Denemekten ve kaybetmekten asla korkmayın…
Size Küçük Bir örnek Vermek gerekirse ; Ben kendim 2 Yıllık Moda Tasarım okuyup iş hayatına atılmak için çok çabaladım hep okuduğum bölümle ilgili çalışmak istedim araya kimseyi sokmadan kendim iş bulmak istedim kendim çabaladım iş bulamayınca boş durmaktansa 2 yıl daha okuyayım 4 yıllık mezun olayım dedim ve bu süre zarfında karşıma ailecek görüştüğümüz Ünal Abi’ye laf arasında iş aradığımı söylemiştim. Oda bana Eşi Serpil ablanın çalıştığı yere biri alınacağını söylemişti Bende onun vasıtasıyla halen çalışmakta olduğum firmada başladım ve bölümümle ilgili bir branş olmamasına rağmen çalıştım öğrenmeye açık oldum… Bu konuda Patronumuz ve abi yerine koyduğum kişinin emeği çok büyük bunu hiçbir zaman inkar edemem… Çünkü ; ekibimiz ve patronlarımız çok iyi bence bir iş yerinde ekip uyumu ve patronların çalışanlara çalışan olarak değil de gerektiği yerde bir arkadaş gibi yaklaşımı her zaman iki tarafa kadar mutlu çalışanlar atmosferini yaratan kişilerdir. Diyeceksiniz ki Hiç kötü gününüz olmadı mı oldu tabi ama biz yaptığımız hatalardan ders çıkaran kişileriz…Demek o ki kendinizi Şanslı hissetmek sizin elinizde ve En önemlisi de şanslı insanlar bazı şanssızlıklar yaşadıklarında bile başlarına geleni şansa döndürme yeteneğine sahip kiilerdir.. Şanssız insanlar ise şanslarını bile şanssızlığa çevirirler unutmayın…Şans üzerine çalışan Psikolog “Richard Wiseman” kendisini “şanslı” ve “şanssız” gören kişilerle ile yaptığı yüzlerce deney ve görüşme sonunda şansın aslında bir tesadüf ya da kader olmadığını ortaya koyan sonuçlar elde etti…“Richard Wiseman” ve arkadaşlarının yaptığı bu deneylerde, kendilerini şanslı olarak niteleyen insanların psikolojik yapılarının şanssızlara göre çok daha olumlu olduğunu ortaya koymakla birlikte Şanslı insanların kafa yapıları, ruh halleri ve hayata karşı aldıkları tavır kendi fırsatlarını yaratma ve bu fırsatlardan yararlanma üzerine kurulu olduğunu bazen de kendi şanssızlıklarını bu şekilde cezalandırdığını ortaya koymuştur.“Richard Wiseman” yaptığı gözlem ve deneyleriyle şanslı insanları şanssızlardan ayrılan 4 temel özellik olduğunu ortaya koymuştur.
• Şanslı insanlar fırsat yaratma ve önlerine gelen fırsatı fark etme konusunda beceriklidirler.
• Şanslı insanlar hayata karşı rahattırlar, iç huzurları yüksek, endişe katsayıları düşüktür. Bu sebeple sezgilerini daha rahat dinlerler, alacağı kararlar karşısında daha isabetli kararlar alırlar…
• Şanslı insanların gelecek beklentileri oldukça olumludur. Tutkuları ve hayalleri vardır. Geleceği değiştirme gücüne sahip olduklarına inanırlar. Aldıkları kararlar bu inancı hayata geçirmek içindir… Hayatta İyimserlik şanslı insanların en önemli özellikleridir.
• Şanssızlığı şansa dönüştüren insanlar esnek bir yaklaşım tarzını benimserler. Düşerler ama kalkmasını bilirler. Depresyona girerler ama hemen toparlanırlar; hayata küsemezler. Yeni yollar dener şansızlığı şansa çevirecek bir yol bulurlar emin olun…
“Richard Wiseman” a göre kendilerini şanssız olarak nitelendiren bir grup üzerinde ilginç bir deney yapılmış ve bu deneyde; Bu insanların bir ay boyunca şanslı bir insan gibi düşünüp davranmalarını istedi. Yeni ortamlara girmelerini, deneyimlere açık olmalarını, hayata karşı daha olumlu bir tavır benimsemelerini, daha dışa dönük, daha sosyal olmalarını, kendilerini rahat bırakmalarını ve risk almalarını ister.Bu deneyin sonuçlarında çok etkili bir düşünce oluştu nasıl mı? Gönüllüler şans fırsatlarının neler olduğunu ve şansın kendilerine nasıl yaklaştığını fark ettiler. Gönüllülerin %80’i kendilerini daha mutlu ve “daha şanslı insanlar” olarak belirlendi.Bence hayatta ki insanın kendi psikolojisi için yapabileceği tedavi niteliğindeki faktör ; Kendini şanslı hissetmek ve bunun için çabalamak olmalıdır.Bir bakış açısı insanın hayatını değiştirebilir bunu araştırın hayatınızda uygulayın sonuç ;Hayata, olaylara, sevdiklerimize, işimize hangi bakış açısından baktığımız nasıl bir hayata sahip olacağımızı belirleyecektir. Hayatı nasıl ele aldığımız, nasıl baktığımız bizi mutlu ya da mutsuz; şanslı ya da şanssız kılabilir.Ben de “Richard Wiseman” gibi, şansın kendi beynimizde kendi tercihlerimizde olduğuna inanıyorum. İstisnaları bir kenara bırakıp insanlar şanslarını kendileri yaratırlar. Kendi duygu ve davranışlarıyla şansı hayatlarına davet edereler ya da hayatlarından çıkarırlar.Çok istisnai durumlarda bile insanın düşünceleri yaşayacağı hayatı belirleme gücüne sahiptir. Örneğin; Engelli olanlar ya da son derece kötü koşulların hüküm sürdüğü Ülkeler deki gibi yoksulluğun içine doğmuş olanlar bile hayata karşı tavır ve tutumlarıyla şanslarını değişebiliyorlarsa bunu herkes kendi içinde yapabilir. Çünkü; Bu kadar kötü koşullar altında bile benzerlerinden daha iyi bir konuma geçebiliyorlar.Kendilerini şanssız olarak niteleyen insanların ilk görüşte fark edilen bir gerginlikleri vardır bunu unutmayın…. Bu gerginlik hem bir sonuçtur hem de neden; çünkü gergin olmak onlara yeni ilişkilerin, yeni fırsatların, yeni şansların kapılarını kapatmıştır.Şanslı insanlar ise daha rahat ve açıktırlar. Hayatı kucaklayarak yaşarlar. Algıları açık, çevrede olan bitene karşı meraklı ve duyarlı yaklaşımlarıyla olumlu ve hoşgörülü insanlardır.. İç seslerine daha çok güvenirler ve Bardağın dolu tarafını gördükleri için daha hızlı karar alırlar, daha çok risk alırlar.Olumlu tutumları sayesinde yeni olasılıkları, yeni teklifleri ve fırsatları da kendilerine çekerler. Daha çok insanla tanışmak yeni oluşumlar içinde yer almak, farklı ortamlara girmek, yeni projelere başarılı imzalar atmak için daha fazla şans yaratırlar.Bu nedenle önüne gelen fırsatları amaç araç ilişkisini göz önünde bulundurlar.Şanslı olan insanların çok önemli bir özelliği daha vardır: Hayatı kendi isteklerine göre değiştirebileceklerine inanırlar. Bu nedenle daha fazla çaba gösterirler, daha fazla gayret ederler, daha çok denerler kolay pes etmezler…Sonuç alamadıkları takdirde yeniden başlama gücünü bulurlar kendilerinde. Bu tutum onların şanslarını arttırır. Kişisel güçleri, irade ve kararlılıklarıyla hayatı deneyerek öğrenirler…Şansız insanlar ise genelde karamsarlıklarından ve hemen hayata küstüklerinden daha az çaba gösterip ikinci üçüncü denemeye girişmezler. Bir mazeret bulup vazgeçerler, kendi şanslarını kendileri köreltirler de diyebiliriz.
“Richard Wiseman” ın dediği gibi “Şans ilahi bir hediye ya da sihirli bir yetenek değildir. Şans, bir zihin durumu, düşünme ve davranma biçimidir. İnsanlar şanslı ya da şanssız doğmazlar. Duyguları, düşünceleri ve davranışlarıyla şansı da şanssızlığı da kendileri yaratırlar.”“Ne şanssız bir insanım ben.” derseniz, öyle olursunuz. Bu inancınız “kendi kendini kanıtlayan bir kehanet” gibi hayatınızı şansızlıkla dolduracaktır.Belki kendilerini şanssız görenlerin
“Richard Wiseman” ın bir aylık deneyini hayatlarında uygulaması gerekir. Bence tavır ve davranışlarımızı değiştirerek şansı kendi hayatımıza davet edebilir ve hayatınıza alabilirisiniz… Daha fazla gayret göstererek daha çok seçeneği deneyerek daha yaratıcı düşünerek daha anlamlı bir hayata kavuşmanın kapılarını kendiniz için açabilirsiniz….
Unutmayın Her şey Sizinle Başlar…
Bence denemeye değer…